Alevilikte Inanç - Seyyid Hakkı sayfamızı önerelim ve yönlendirelim. Seyyid Hakkı, 1965 Dersim doğumlu ve Ehli Beyt yazarı, Seyyid Seyfettin Ocağı evlatlarındandır. Aşk ile Canlar...
Seyyid Hakkı
Seyyid Seyfeddin Ocağı

12- Biçimlerden Kopma Üzerine TA-SIN


Biçimlerden Kopma Üzerine TA-SIN

Bu, arılığını tanıklama dairesidir; yine bu, onu gösteren çizimdir:
Bu bütün, bize tümceler ve yargılar verir; yeteneklerine mezhepler, tarikatlar, doktrinler ve yöntemler verir. 

Ilk daire, söz anlamlıdır (dış anlam); ikinci daire, iç anlamdır; üçüncüsü ise, dolaylı anlamdır (işareti).

Yaratılmış ve düzenlenmiş, yanıtlanmış, üzerinden geçilmiş, kavranmış, karşı çıkılmış, yanıltıcı, duyarsız şeylerin bütünlüğüdür bu. 

O, kişi öznelerin «biz» adılında çevrinir. Bir ok gibi, onların içinden geçer, onları donatır, onlara ansızın gelir, onları alt üst eder. Onları şaşkınlığa düşürür, andınlatır; içlerinden geçerek şaşırtır onları. 

Yaratılmış özlerin ve niteliklerin bütünlüğü, böyledir. Tanrı’nın, bu uydurmalarla bir ilgisi yoktur. 

Eğer «O, O’dur» desem, bu anlatım, Tevhid değildir. 

Eğer, Tanrı’nın Tevhidinin geçerli olduğunu söylersem bana: «Elbette!» diyeceklerdir.

Eğer «Zamana bağlı değildir» dersem, onlar «Öyleyse Tevhidin anlamı, bir benzetme midir?» diyeceklerdir. Ama Tanrı’yı betimlerken, kıyaslama yapılamaz. Sizin Tevhidinizin Tanrı’yla ya da yaratıklarla ilgisi yoktur; çünkü, zaman birimleriyle konuşmak, sınırlandırma getirmek demektir. Böyle yapmakla, Tevhide, bir anlam yüklediniz, rastlantı sonucuymuş gibi. Ama rastlantısal olmak, Tanrı’nın bir sıfatı değildir. Onun Özü, benzersizdir. Hem doğru, hem gerçek olmayan; bunların ikisi de, Özün Özünden doğamaz.

Eğer «Tevhid, sözcüğün kendisidir» dersem; sözcük, Öz’ün bir sıfatıdır, Öz’ün kendisi değildir. 

Eğer «Tevhid, Tanrı’nın tek olmak isteğini gösterir» dersem; Tanrısal irade, Öz’ün bir sıfatıdır; ama iradeler, yaratılmış şeylerdir.

Eğer «Tanrı, Öz’ün, kendi kendine açıkladığı Tevhid’idir» dersem, o zaman Öz’ü, Tevhid durumuna getiririm. 

Eğer «Hayır O, Öz değildir» dersem, o zaman Tevhid’in yaratılmış olduğunu mu söylerim? 

Eğer «Ad ve adlandırılan amaç, Tek’tir» dersem, o zaman Tevhid ne anlama gelir? 

Eğer «Tanrı, Tanrı’dır» dersem, o zaman «Tanrı, Öz’ün özüdür» ve «O, O’dur» demiş olur muyum? 

İkincil durumların yadsınması ile ilgili Ta-Sin böyledir; ve içlerinde «hayır» yazılı bu daireler, onun gösterimidir. 

Birinci daire, öncesizlik-Sonrasızlık öncesidir. İkinci daire, kavranabilenleri içerir. Üçüncüsü, nicelikler dairesidir. Dördüncüsü ise sezgi dairesidir. 

Öz, sıfatsız değildir. 

Birinci arayıcı, Bilgi Kapısı’nı açar ve görmez. İkincisi, Arınmışlık kapısını açar ve görmez.üçüncüsü, Algılanma kapısı’nı açar ve görmez. Dördüncüsü, Anlam kapısı’nı açar ve görmez. Hiç kimse, Tanrı’yı, Öz’üyle, Irade’siyle görmedi, tanımadı; hiç kimse O’nu, konuşmasıyla, kendinde’liğiyle tanımadı.

Yücelik Tanrınındır; O’nun kutsal varlığına hiçbir bilgenin yöntemi, hiçbir esin sahibinin sezgisi ulaşamaz. 

Olumsuzlamanın ve Olumlamanın Ta-Sin’i böyledir ve Gösterimi şudur: 
Birinci tanımlama, sıradan insanların düşüncesini belirtmekte; ikincisi, seçkinlerin düşüncesini belirtmektedir; bu ikisinin arasında, Tanrı bilgisini simgeleyen daireye yer alır. Dairenin içindeki «hayır»’lar, tüm niceliklerin olumsuzlanmasıdır. İki tane «ha», Tevhidin iki yanına, destek sütunları gibi dikilmiştir. Onların ötesinde, ikincil özellikler yer almaktadır. 

Sıradan halkın düşüncesi, kuşkular denizine batar; seçkinlerin düşüncesi, kavrayışlar denizine. Ama bu iki deniz kurur ve gösterdikleri yollar silinir; bu iki düşünce yiter ve iki sütun devrilir; yokluk, kanıt ve bilginin iki dünyası kaybolur. 

Katıksız Tanrılık tarafında, O kalır, tüm bağımlı şeylerin üzerinde; yüce Tanrı’dır O, ikincil özeliklere bağımlı değildir. O’nun varlığı üstündür, gücü görkemlidir. O, Nur’un, Görkem’in ve Yüceliğin Sahibi. Sayılamaz Bir, Sayısal Teklik. Ne betimleme, ne sayma, ne de başlama, etkilemez O’nu. Onun varlığı bir mucizedir; çünkü O, varlıktan uzaktır. Kendisini yanlız o Tanır; Görkemin ve eliaçıklığın sahibi. Ruhların ve bedenlerin yaratıcısı. 

Kitap: Tavasin
Yazar: Hallac-ı Mansur
Ekleyen: Seyyid Hakkı


Alevilikte Inanç - Seyyid Hakkı sayfamızı önerelim ve yönlendirelim. * YouTube, Alevilikte inanç-Seyyid Hakkı kanalımız: https://www.youtube.com/user/YediDeryaSohbeti62 * YouTube, Hakk Dergahı TV kanalımız: https://www.youtube.com/@hakkdergahitv8618 * Facebook, Hakk Dergahı muhabbet grubumuz: https://www.facebook.com/groups/244039227002241 * Fcebook, Hakk Dergahı Ilim Irşad sayfamız; https://www.facebook.com/profile.php?id=100057353323519 * WEB sayfamız, Alevilikte Inanç-Seyyid Hakkı; https://www.alevilikte-inanc.de/ * Facebook, Seyyid Hakkı özel sayfamız; https://www.facebook.com/SeyyidHakkiAL/ Aşk ile Canlar...